DÜŞ ile başlayan K ile biten kelimeler
Başında DÜŞ harfleri bulunan ve K ile biten 50 adet kelime bulunuyor.Başında DÜŞ harfleri bulunan ve K ile biten kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca Başında DÜŞ harfleri bulunan ve K ile biten kelimeler listesine ya da sonu Başında DÜŞ harfleri bulunan ve K ile biten biten listelere de gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu motorumuz da mevcut : Kelime Bulma Motoru
Harf Sayısına Göre Kelimelerin Sıralaması
15 Harfli Kelimeler
Düşmanlaştırmak, Düşündürebilmek
14 Harfli Kelimeler
Düşündürücülük, Düşünülebilmek
13 Harfli Kelimeler
Düşkünezenlik, Düşüncesizlik, Düşündürmelik, Düşleyebilmek
12 Harfli Kelimeler
Düşkünleşmek, Düşmanlaşmak, Düşüncelilik, Düşündürtmek, Düşlemsellik, Düşlemsizlik, Düşünebilmek, Düşünüvermek, Düşürebilmek, Düşürttürmek, Düşürüvermek
11 Harfli Kelimeler
Düşüncellik, Düşündürmek, Düşünücülük, Düşünülerek, Düşlemlilik, Düşündeşlik, Düşünsellik
10 Harfli Kelimeler
Düşeyazmak, Düşünmemek, Düşünülmek, Düşünürlük, Düşürülmek, Düşebilmek, Düşüvermek
9 Harfli Kelimeler
Düşgelmek, Düşkünlük, Düşmanlık, Düşünerek, Düşürtmek, Düşsellik, Düşsüzlük
8 Harfli Kelimeler
Düşçülük, Düşeslik, Düşeylik, Düşlemek, Düşüklük, Düşünmek, Düşürmek
7 Harfli Kelimeler
Düşünek
6 Harfli Kelimeler
Düşmek
5 Harfli Kelimeler
Düşük
Bazı DÜŞ ile başlayan K ile biten kelimelerin eş anlamlıları
düşeyazmak : düşeyazmak
düşgelmek : rastlamak, tesadüf etmek
düşkünezenlik : zebunküşlük
düşkünleşmek : düşmek
düşkünlük : rezillik, iptilâ, alçalma, merak, nekbet, nikbet, zaaf, zeval, zül
düşlemek : hayal etmek
düşmanlık : yağılık, hasımlık, husumet, adavet, antagonizm, garaz, muhasamat, münazaa
düşmek : durduğu, bulunduğu, yağmak, vurmak, değmek, rastlamak, hızı, gücü, azalmak, düşkünleşmek, damlamak, olmak, bayağılaşmak, alışmak, atlanmak, çıkarmak, eksiltmek, gitmek, uğramak, kapılmak, yakışmak, bulunmak, çalışmak, boylamak, dökülmek, geçişsiz, gelmek
Bazı DÜŞ ile başlayan K ile biten kelimelerin Sözlük anlamları
düşeyazmak :
TDK: |
nsz Düşme tehlikesi atlatmak |
düşmek :
TDK: |
1. -e Yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek "Havada uçan kuş, vurulmuş gibi birdenbire sokağa düşüyor." - R. N. Güntekin |
2. -den Durduğu, bulunduğu, tutunduğu yerden ayrılarak veya dayanağını, dengesini yitirerek yukarıdan aşağıya inmek "Çocukken ağaçtan düşüp ayağım kırılmıştı da ağlayamamıştım." - S. F. Abasıyanık |
3. Yere devrilmek, yere serilmek "Çocuk koşarken yere düştü." |
4. Hava taşıtları kaza sonucu hızla yere inerek çarpmak |
5. Vücuda bol gelen giysi aşağı kaymak |
6. Yağmak "Dağlara kar düştü." |
7. Vurmak, değmek, rastlamak "İnce uzun dallı badem ağaçlarının alaca gölgeleri sahile inen keçi yoluna düşüyordu." - Ö. Seyfettin |
8. nsz Vakti gelmeden ölü doğmak |
9. -den Atlanmak, aradan çıkmak, eksik kalmak "Kitabın yeni baskısında buradan bir kelime düşmüş." |
10. nsz Eksilmek "Gündelikleri yarı yarıya düşmüştü." - N. Cumalı |
11. Aşırı ilgi veya sevgi göstermek "Sen bu işin üstüne çok düştün." |
12. Uğramak, kapılmak "Kadınlar yeni baştan telaşa, heyecana, korkuya düştüler." - A. Gündüz |
13. Yakışmak, uygun gelmek "Bu resim buraya iyi düştü." |
14. Yakışık almak "Bize düşen, medeniyetin zorlamaları karşısında bir ayıklamayı başarabilmek olmalıdır." - İ. Özel |
15. Ödevi veya yetkisi içinde bulunmak "Bana arada bir bakkaldan tuz, limon almak düşüyor, o kadar." - H. Taner |
16. Bulunmak "Birlikte evden çıkmışlar, limanda iskelenin karşısına düşen kahveye doğru yürümüşlerdi." - N. Cumalı |
17. Biriyle yaşama, çalışma, birlikte olma durumunda kalmak "O asker, gittiğimiz yerde bir aralık benim bölüğüme düşmüştü." - R. N. Güntekin |
18. Bir bölüşme sonunda payına ayrılmak "Mirastan ona bu ev düştü." |
19. Kötü bir sebeple istenmeden bir yerde bulunmak "Bu yaşta mahkemelere düşmek..." - S. F. Abasıyanık |
20. nsz İşbaşından uzaklaşmak "Kabine düştü." |
21. nsz Hızı, gücü, değeri azalmak "Arabanın hızı düştü. Paranın değeri düştü." |
22. nsz Isı, basınç, ateş vb. eksilmek, azalmak "İki gün içinde ateş düştü; ağrılar, sızılar hafifledi." - R. N. Güntekin |
23. nsz Düşkünleşmek "Babam balıkçı amma vaktiyle zenginmiş efendim. Sonradan düşmüş." - R. N. Güntekin |
24. Bir yere ansızın gelmek, damlamak, tesadüfen gelmek "Bir rastlantı sonucu aralarına düşmüştüm." - H. Taner |
25. Belirli zamana rastlamak "Babasının Sütlüce de yeni bir ev alması bu tarihlere düşer." - M. Ş. Esendal |
26. nsz Fırsat çıkmak "Bir kelepir düştü." |
27. nsz Olmak, olumsuz bir duruma girmek "Yorgun düşmek. Zayıf düşmek. Şehit düşmek. Esir düşmek." |
28. nsz Savaşta savunulmaz duruma gelerek teslim olmak "Medine nin düştüğünü söylemek istedim." - F. R. Atay |
29. Bazı deyimlerde "yürümek, birlikte gelmek" anlamlarında kullanılan bir fiil "Önüne, peşine, arkasına düşmek." |
30. nsz Bayağılaşmak |
31. nsz Kötü yola girmek "Düşmüş kadınları bu dönemin yazarlarının yücelterek duygudaşlıkla çizdiklerini görüyoruz." - M. And |
32. Alışmak, müptela olmak |
33. teknik Telefon, sanal ağ vb. alanlarda bağlantı kurmak |